4 Temmuz 2009 Cumartesi

FİNALLER ÖNCESİ


Prestij damladı heryerimizden 2 hafta boyunca. Sonuna geldik turnuvanın. Eski anıları hatırlatacak pek çok şey var bu senenin finallerinde. Neler mi? Merkez Kort'un ünlüleri, aşınmış çim, ve elbette rakipler. Önce kardeşlerden başayalım. Venus ve Serena 21. kez karşılaşacaklar profestyonel kariyerlerinde. Bunların 11'i Grand Slam, 8'i Grand Slam finali ve 4'ü Wimbledon finali. Varın siz düşünün bu rekabetin boyutlarını. Spor tarihinin tartışmasız en başarılı kardeşleri bugün Merkez Kort'u birkez daha aile ziyareti dolayısıyla kapatacaklar. Bence favori Venus. Turnuvanın başında da öyleydi zaten de bunu yarıfinaller biraz daha ayyuka çıkardı. Serena 4 numaralı seribaşına karşı tarihin en uzun süren bayanlar yarıfinalini oynadıktan sonra korta çıkan Venus, dünya 1 numarası Dinara'ya sadece 1 oyun verdi. Bugün daha az kilolu olan ablanın kaldırmasını bekliyorum kupayı.
Erkeklerde de yine dramatik sayılabilecek bir final var. 2004'te bu turnuvada finalde karşılaşan ve bu karşılaşmadan 6 ay önce Avusturalya'daki 2. Grand Slam'iyle Andy'yi yerinden eden Roger mutlak favori. Bir ilginç tesadüf de Bu turnuvayı Federer'in kazanması halinde yeniden ATP sıralamasında (çünkü kalplerde hep 1 numaraydı) zirveye çıkacak olması. Roger finale güle oynaya geldi. Kaybettiği tek set Kohlschreiber'a idi o da zaten kuzey komşusu diye haybeden verdi. Çok rahat ekselansları kortta adeta moonwalk yapıyor. Roddick için ise mutluyum. Hiçbir zaman sevmedim ama her zaman takdir ettim. Asla bir Safin, Hewitt ya da Ferrero olmadı. Hep Top 10 hatta hatta Top 5 olarak sürdürdü kariyerini ve uzun solukta bu gerçekten kolay değil. Yine de Roger'ın 3 sette alacağından şüphem yok. Kral abuk subuk istatistiklerini inanılmaza taşıdı zaten, heralde şimdiki hedefi imkansıza taşımak. Arka arkaya 6. GS finalinde izleyeceğiz yarın.

1 yorum:

  1. Vay be.Amma berbat tahminler yapmışsın:)
    Maç başında konuştuğumuzda söylemiştim Serena'nın kazanacağını,Safina maçı biraz yanıltıcı oldu elbette.Lena ile Venus oynasaydı bence kazanan Lena olacaktı.Williams'ların maçında ilginç bir şekilde hep underdoglar kazanıyor.Maça 10 dakika gecikmem hatırı sayılır bir paraya maloldu bana:)
    Zaten muhteşem bazı sayılar dışında pek zevkli bir final değildi bayanlar finali.
    Federer-Roddick finali ise geçen seneki Wimbledon finali kadar kaliteli değildi ama müthiş heyecanlıydı.Roddick'in hiç bu kadar üst düzey tenis oynadığını görmemiştim,tek kelimeyle mükemmeldi.Ona evliliğin yaradığını okumuştum ama cidden yaramış.İlk dikkat çeken özelliği belirgin bir şekilde vermiş olduğu kilolardı ki bu onu kortta çok daha aktif hale getirmiş.Toplara yetişme konusunda Nadal inadı göstermesi ve çok şık vuruşlar yapması beni ekran karşısında heyecanlandırdı.Backhandi müthiş gelişmiş,özellikle backhand paralelleri harikaydı. Mental anlamda da çok başarılıydı,4.sette ayağa kalkışı takdire şayandı.Federer'e karşı her zamankinden farklı olarak mağlubiyeti kabullenmemesi ve elinden geleni yapmasıyla benim gönlümü bir kez daha kazandı.Stefanski gerçekten A-Rod'a çok şey katmış,umarım uzun yıllar çalışırlar beraber.Roddick'i sevmiyor olmana şaşırdım açıkçası çünkü kortların gördüğü en sempatik adamlardandır.Maç içinde ve maç sonunda konuşmaları çok eğlencelidir ama dünkü hali içimi burktu.Bir daha bu kadar yaklaşabilecek mi bilmiyorum ama benim gibi bir Federer fanı bile bu kadar üzüldüyse eminim herkeste büyük bir burukluk yaratmıştır.
    Cnn Türk'e teşekkürler bu yayını yaptıkları için ama Cahit Yavuz yetmedi mi artık sence de? Yok mu yani başka bir tane yorumcu,adam her sene çıldırtıyor.Tabi bunların hiçbiri o maç sonundaki rezil simultane çeviriyi yapan kadına olan nefretimi saklamama yetmiyor.Bari sus da adam sansınlar demiş atalarımız,Fransız Açık ne be kadın? Roddick bişeler söylüyor, kameralar Pete Sampras'a dönüyor ve o dahil herkes gülüyor.Biz doğal olarak ne dediğini merak ediyoruz,tabi hatun kişiden ses seda yok.Çılgın bir maç diyip duruyor sadece.Federer "Ben de geçen sene senin yerindeydim." dediğinde Roddick "Ama sen daha önce 5 kez kazandın" diyor ama hatun kişiden yine ses yok.Bunları nerden mi biliyorum çünkü maç sonu nette maç sonu demeçlerini aramak zorunda kaldığım için okudum hepsini.Bu rezillik sana yeter Cnn Türk.Kaan Kural'ın NBA maçlarında maç aralarında yaptığı çeviriler bunun yanında şaheser gibiydi.

    Ve son olarak Ekselansları...Final performansıyla beni hayal kırıklığına uğratsada winner olamk böyle bir şey dedirtti.Sadece 1 kez servis kırarak 15. GS şampiyonluğuna ulaştı ve efsanelerin önünde kupayı kaldırdı."Yaşayan efsane" klişesinin bu hayattaki karşılığıdır Roger ve hakettiği 1 numaraya döndü.Tebrikler Kral, işte şimdi hakettiğin yerdesin.

    Erçin

    YanıtlaSil